BilGİ, İlGi, DesTek BizDen; YetKi ve SoruMluluk KimDe …..?

BilGİ, İlGi, DesTek BizDen; YetKi ve SoruMluluk KimDe …..?

 

Makale başlığı aslında yazının özeti.  Yazı içeriğini, nezaket çerçevesinde magazin, ironik veya ima yoluyla  özetlemek ve akılda kalmasını sağlamak istediğim için bu yolu tercih ettim.

 Bitkisel üretimin başlangıcına kadar gidip sizleri sıkmayacağım. Bitkisel üretimi geleneksel ifade ile zirai faaliyet olarak tanımlanması ve bu işin sadece ziraat fakültelerinde akademik eğitim alanlar tarafında yapılacağını algılamak/anlamak oldukça eksik bir yaklaşımdır. Çünkü pratikte bu işi yapan akademik eğitim almamış olan milyonlarca insan var.

İnsanoğlu sağladığı bilimsel gelişmeler çerçevesinde uzmanlık konularının sayıları da artmaktadır. Bu gelişim içinde ziraat fakülteleri daha önceki yılarda sadece ziraat mühendisliği olarak hizmet verirken, bugüne gelindiğinde ise; bahçe bitkileri, bitki koruma, tarla bitkileri, tarım  aletler, tarım ekonomisi, zeotekni, toprak bilimi ve bitki beslenmesi, peyzaj mimarlığı, süt teknolojisi vb. dallarda eğitim vermektedir.

Orman fakültelerinde de daha önceki yıllarda sadece genel orman mühendisliği eğitimi verirken ihtiyaca binaen genel orman mühendisliği, orman endüstri mühendisliği, peyzaj mimarlığı, yaban hayatı ve ekolojisi gibi bölümler açılmıştır.

DEVLET; ülke topraklarının % 31.1 tarım ve % 18.6 mera alanı olması nedeniyle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığını, % 27.6sının da (OGM) orman alanı olması sebebiyle de Orman ve Su İşleri Bakanlığının kurulmasına karar vermiştir. Bu örgütlenme çerçevesinde Tarım Bakanlığı kendi uzmanlık alanı olan meyve üretimi yaptığı fidanlıklarını kurarken, Orman Bakanlığı da uzmanlık alanı olan orman fidanlarının üretimi için kendi fidanlıklarını tesis etmiştir.

Gerek geniş alanların gerekse daha dar olan ev, villa, saray, parkların, meydanların peyzaj planlamasında kullanılan bitkilerin (çamlar, ladinler, sedirler, serviler, porsuklar, ardıçlar, göknarlar vb. ibreliler ile, akçaağaçlar, çınarlar, dışbudaklar, üvezler, manolyalar, kurtbağırları, atkestaneleri, iğdeler, ılgınlar, sığlalar, karayemişler, kestaneler, kayınlar, gürgenler, söğütler, kavaklar vb. yapraklılar ve oyalar, hatmiler,  dağ muşmulası, ateş dikeni, karamuk, güller, inciler, taflanlar vb. ağaççık ve çalılar ile tek yıllık bitkiler...) %90-95i orman kökenlidir. Bu konudaki bilgi birikimi sebebiyle ülkemizin ihtiyaç duyduğu park-bahçe ağacı ve süs bitkisi üretimi de 1926 yılında ilki rahmetli Atatürkün talimatları ile Ankarada kurulmuş olan orman fidanlıklarında üretilmeye başlanmış ve devam edilmiştir. Daha sonraki yıllarda gerek diğer kurumların gerekse özel sektörün yatırımları ile park - bahçe fidanı ve süs bitkisi üretimi her yıl artarak gelişimini sürdürmektedir.      

 

 

 

2006 yılında AB Mevzuatına uyum çerçevesinde çıkan 5553 Sayılı Tohumculuk Kanununda Orman bitki türlerine ilişkin hüküm 

"MADDE 40 - Bu Kanun hükümleri çerçevesinde orman bitki türlerine ilişkin olarak genetik kaynakların kaydı, tohumlukların üretilmesi, sertifikasyonu, ticareti ve piyasa denetimi iş ve işlemleri bir protokol çerçevesinde Çevre ve Orman Bakanlığına devredilir."  şeklinde düzenlemiştir.

Bu hükme göre hazırlanan protokol o dönemde görev yapan Sayın Bakanlarımız tarafından imzalanmıştır. Gerek Kanun maddesine göre olsun gerekse açıklayıcı protokol içeriğine göre köken olarak orman bitki türü olan "ağaç, ağaçcık, çalı ve otsu bitkilerin yetki ve sorumluluğu Orman ve Su İşleri Bakanlığına verilmiştir.

Kanun maddesi hazırlanırken ve protokol düzenlenirken orman bitki türlerinin kullanış yerine göre değil de köken olarak nereye ait oldukları ve bu konuda hangi meslek grubu akademik eğitim aldıysa buna göre ayrıma gitme anlayışı esas alınmıştır.

 

2006 tarihinde Yüce Meclisin onayı ile kanunlaşan "5531 sayılı ORMAN MÜHENDİSLİĞİ, ORMAN ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ VE AĞAÇ İŞLERİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ HAKKINDA KANUN" da bu temel anlayış üzerine bina edilmiştir.

5553 Sayılı Tohumculuk Kanununa istinaden GTHB tarafından oluşturmuş olan ikincil mevzuatında birincil bitkisel üretim için (park-bahçe ve süs bitkisi üretimi yapan...) ilk önce sadece ziraat mühendisleri yetkili kılınırken, Orman ve Su İşleri Bakanlığının GTHBna  yaptığı sözlü ve yazılı bilgilendirme ve taleplerden sonra orman mühendisi ve  peyzaj mimarı olan kişilere de bu hakkın verileceği  ifade edilmiş, fakat yönetmelikte yapılan değişikliklerde  peyzaj mimarları ve ziraat teknikerlerinin ismi zikredilmiş, orman mühendislerine yer verilmemiştir. Bu eksikliğin tamamlanması idari olarak pek çok problemin aşılmasını, giderilmesini sağlayacaktır.

Park - bahçe ve süs bitkisi üretimi yapan bir orman mühendisi mevzuata göre yanında üretim sorunlusu olarak bir ziraat mühendisi veya peyzaj mimarı çalıştırmak zorundadır. Bu konuda akademik eğitim almış, yıllarca bu konuda kamuda veya özel sektörde çalışmış ve üretilen bitkilerin %90-95i orman bitki türü olmasına rağmen bir orman mühendisi kendi başına bu işi yapmaya yetkili kılınmamıştır. Bu durumun makul bir açıklamasını yapabilmek mümkün değildir.

Bugüne kadar bu sektörün ihtiyacı olan gerek altlık fidan üretimine gerekse bazı boylu fidanların gerek yurtiçi gerekse ihracata yönelik olarak orman fidanlıklarından temini konusunda sektörle önemli iş birlikleri gerçekleştirilmiştir. Son on yılda Sayın Bakanımız   Prof. Dr. Veysel EROĞLU Beyin sektörün önemine olan inancı çerçevesinde gerek üreticilere sağlanan kredi gerekse sözleşmeli fidan üretimi ve sektörden fidan alımı yolu ile yaklaşık       75-80  Milyon TLlik destek verilmiştir.

Yine Sayın Bakanımız Prof. Dr. Veysel EROĞLU beyin sektörün talebine istinaden Sakarya, Sapanca İlçesinde yaklaşık 5 Milyon TL harcanarak tesis edilen Fidanlık Borsası olarakta ifade edilen  Fidan Tanıtım ve Sergileme Tesisi (ülkenin her yerinden gelecek/getirilecek park-bahçe ve süs bitkilerinin sergilenip satılabileceği...) Sakarya Süs Bitkisi Üreticileri Birliğine makul bir tutar karşılığı kiralanarak sektörün hizmetine sunulmuştur.   

2013 yılında geniş bir katılımla gerçekleştirilen ve sizlerle daha önceki sayılarda paylaştığımız Ormancılık ve Su Şurası Kararlarından;

Karar 14: Ülkemiz, Fidan İhraç Eden Ülke Haline Getirilmelidir. 

Strateji ve Politikalar

a.    İç piyasa ihtiyaçları ile ihracat imkânları gözden geçirilerek kısa, orta ve uzun vadeli fidan üretim planları yapılmalı,

b.    Özel fidanlıklara orman alanlarından üretim amaçlı arazi tahsisi yapılabilmeli, ihracata yönelik kredi imkânları geliştirilmeli, üretilen fidanlar nominal değer olarak kabul edilmeli,

c.    Ülkemizin zengin bitki çeşitliliğine paralel fidan üretimi yapılmalı ve bu çeşitliliğin peyzaj ve ağaçlandırma çalışmalarına aktarılması sağlanmalı,

d.    Özel sektör süs bitkileri yetiştiriciliğinin geliştirilmesi gayesiyle, Adapazarı-Düzce hattında bir "süs bitkisi vadisi" oluşturulmalı ve burada yapılacak yatırımlar teşvikte önceliklendirilmeli,

e.    Fidan üretim çalışmalarında AR-GE ye önem verilmeli, özel sektöre verilecek kredi desteğinin bir bölümünün bu amaçla kullanımı zorunlu hale getirilmeli,

f.      Odun dışı orman ürünleri konusunda öncelikli (stratejik) türler belirlenmeli, bu türlere ait fidanların üretimi konusunda çalışmalar başlatılmalı, özel sektör teşvik edilmeli ve teşvike konu ürünler önceliklendirilmeli,

g.    Fidan ve tohum satışlarında özel sektörün rekabet gücü korunmalı,

h.    Uluslararası düzeyde fidan test laboratuarları kurulmalı,

i.      Fidan borsası kurulmalı,

j.      Fidan ve süs bitkileri ithalatı ve ihracatı konusunda kontrol ve denetim altyapısı güçlendirilmeli; kurumlar arasındaki yetki belirsizliğinin giderilmesi, karantina, kontrol ve denetim altyapısının oluşturulması konusunda yasal düzenlemeler ivedilikle gerçekleştirilmeli ve bu konuda uzman personel yetiştirilmesi sağlanmalı,

k.    Özel sektör fidanlıklarında üretilen bitki materyalinin çoğunluğunun orman ekosistemlerinin doğal bir parçası olması sebebiyle, özel sektör fidanlık birliklerinin orman teşkilatıyla ilişkilerini düzenleyen yasal altyapı ivedilikle kurulmalı.

 

Kararları alınmış ve bu kararların gerçekleştirilmesi için bir eylem planı hazırlanarak uygulamalar / gerçekleşmeler çok sıkı bir şekilde takip edilmektedir.

 

Park-bahçe ağacı ve süs bitkisi üretimi gerek yurtiçindeki kullanımında gerekse yurtdışına yapılan satışlarda süs bitkisi olarak isimlendirildiğinden ve bitki karantinası konusunda tek yetkilinin GTHB olmasından dolayı üretimde, korumada, karantinada, ihracat ve ithalatta OSBnın önemli bir etkinliği olmamaktadır.

GTHBnın iş çeşidi ve yükünün çok fazla olması, konu hakkında kurumsal kapasitesinin yeterli olmadığı olmamasından dolayı bu iş koluna / sektöre yeterli ilgiyi ve alakayı gösteremediği zaman ayıramadığı desteği veremediği kanaatindeyim.

Bu iş kolunun 2023 ihracat hedeflerine ulaşmak için en az BİR Milyar Dolar katkı sağlayacak kapasiteye sahip olduğu bilinciyle ki geçen üç dönemdir hazırlanan kalkınma planlarına girmesine katkı sağlayan OSBnın olduğunun bilinmesini de önemsiyorum.

 

OSB 28 Orman Fidanlık Müdürlüğüne bağlı 92 şeflik ve bu şefliklerin yönetiminde yıllık üretim kapasitesi  400 milyon olan 129 fidanlıkta; 150 teknik eleman, 150 fidanlık memuru ile ülkemizin  ihtiyaç duyduğu orman ağacı, ağaççığı, çalı ve otsu bitkilerin fidanlarını üretirken, özel sektörün altlık, anaçlık fidan üretimini gerçekleştirirken, özel sektör ile geniş çaplı bilgi paylaşımı da  yapmaktadır. Ayrıca özel sektör fidancılığının gelişimi için kredi, fidan üretimi, alımı desteği vermekte, saha tahsisi için önemli adımlar atmakta, sektörle her zaman iş birliği yapma istekliliğini göstermektedir.

 

Bu bilgiler ışığında sektörün; hangi Bakanlık tarafından daha yakın tanındığı, geliştirilmesi için işbirliği yaptığı, yapabileceği, strateji ürettiği, üretebileceği, destek olduğu, olabileceği,  gibi soruların makul cevabının Orman ve Su İşleri Bakanlığı olduğu kanaatindeyim.

Maksadımın durum tespiti yapmak, sektörün gelişimine katkı sağlayacak tekliflerde bulunmak ve üzüm yemek olduğunu bilgilerinize selam, saygı ve hürmetlerimle arz ederim.

 

Yunus ŞEKER

 

Orman Mühendisi

 

 

 

 

In Seed Law “in relation to forest plant species; record of genetic resources, the production of seed, certification, trade and market surveillance activities and transactions within the framework of a protocol is transferred to the Ministry of Environment and Forests”. I believe that suitable answers of questions that; Which Ministry is close to industry? Who works for strategies? Who can support the sector? etc. is Ministry of Forestry and Water Affairs.

 

 


Paylaş: 

Diğer Haberler