İngiltere'nin en önemli yaşayan bahçelerinden birisi Great Dixter House & Garden'ı Baş Bahçıvan Fergus Garrett ile konuştuk. Garrett; VMH(Victoria Onur Madalyası)'na sahip, İngiliz bir bitki yetiştiricisi, bahçecilik eğitimcisi ve Great Dixter Charitable Trust'ın İcra Kurulu Başkanı olarak görev yapıyor. Bugün İngiltere'deki en etkili yaşayan bahçe tasarımcılarından ve bahçecilik eğitimcilerinden biri olarak görülüyor.
Great Dixter House & Garden hikayesi hakkında bilgi verir misiniz?
-Great Dixter, tarihi bir evdir. Güneydoğu İngiltere'de, East Sussex'te bulunmakta. Bina, 15. yüzyıla, yaklaşık 1450'lere kadar uzanmaktadır ancak ünlü mimar Edwin Lutyens tarafından restore edilmiş ve genişletilmiştir. Lutyens aynı zamanda bina etrafındaki bahçeyi de tasarlamıştır ve bu bahçe binanın etrafında küçük odacıklar dizisinden oluşmaktadır. Bu ev, Christopher Llloyd'un ebeveynleri Daisy ve Nathaniel Lloyd'un eviydi. Ev, 1910 yılında satın alındı ve restorasyon çalışmalarını yapması için Lutyens işe alındı. Bu ev, ünlü bahçıvan Christopher Llloyd'un büyüdüğü ve bahçeyle uğraştığı yer haline geldi. Burası aslında onun aile evi.
Christopher Lloyd ve bu bahçenin oluşturulmasındaki rolü hakkında neler söylersiniz?
-Aslında o bahçenin yaratılışında bir rol oynamadı, çünkü o doğmadan önce bahçe oluşturulmuştu, ancak her zaman eklemelerde bulundu çünkü burası onun aile eviydi. Dolayısıyla bahçıvanlık yapar ve annesiyle birlikte bitkiler ekerdi. Tasarım açısından bir etkisi olmadı. Aile bahçıvanı olarak görev yaptı. Sonrasında zamanla tüm bitkiler ve bu alan ona ait bir yer hale geldi. Bu ev, 1910'un başlarından 1930'a kadar olan tarihlerde, Mimar Lutyens, Christopher'ın babası Nathaniel ve Christopher'ın annesi Daisy tarafından restore edilip, bahçe haline getirilen ve geliştirilen bir yerdi. Daha sonra Christopher'ın babası 1933'te öldü ve Daisy Lloyd, onunla birlikte bahçeyi bahçıvanlarıyla düzenledi. Christopher'ın üniversiteden döndüğü 1950 yılına kadar bu böyle devam etti. 1950'den itibaren bu evle güçlü bir ilişki kurmaya başladı, ancak annesi 1972'de öldüğünde, Christopher yerin kontrolünü ele aldı ve tüm bitkilerle tekrar geliştirdi. Sonra ben de 1993 yılında onlara katıldım ve böylece nesiller boyunca devam etti.
Great Dixter House & Garden'ın bahçe tasarımı ve bahçıvanlık bağlamında hayata geçirdiği fikir/görüş nedir?
-Burası bir çiçek bahçesi olduğu için rengarenk çiçeklerle dolu. Ayrıca, çok uzun mevsimlere sahip bir bahçe, katmanlı olarak dikilen birçok bitki bulunmaktadır ve bu nedenle bir bitki diğerinin ardından gelir. Renkli, canlı ve heyecan verici olması amaçlanmıştır. Aynı zamanda deneyseldir, ancak bunun yanında çok da vahşi bir yerdir. Bu nedenle, çevresindeki kırsal alan ve etrafındaki insanlar Dixter'a gelir. Formal bir düzeni vardır, ancak bitkilerin ekimi çok formal değildir, bu nedenle de sahip olduğu formal düzenin yanı sıra bir o kadar heyecan vericidir. Bitkilerle dolu bir yol, birçok katmandan oluşan bitkilerin bolca bulunduğu bir bahçedir.
Christopher bitkileri her yerden toplardı. Her zaman farklı yerlere gidip bitkiler alıyor ve onları nasıl kullanacağı konusunda yeni fikirler ortaya çıkarmaya çalışıyordu. Büyük tutkusu, bitkileri doğada görmekti, bu nedenle diğer ülkelere seyahat eder ve bitkileri doğal ortamlarında görmeyi severdi. Dixter'ı onları denemek için kullanırdı. Farklı renk kombinasyonları veya farklı kompozisyonlarla deneme yapmak, sürekli aynı şeyi yapmaktansa her seferinde yeni fikirler bulma çabasındaydı.
Bahçe kaç tür bitkiye ev sahipliği yapıyor?
-Burada kaç bitki olduğu hakkında hiçbir fikrimiz yok. Binlerce bitki var. Hiç saymadık ve saymayı düşünmüyoruz çünkü bir sanatçı, boya kutusundaki farklı renk sayısını saymaz. Enerjimizi tam olarak burada olanı belgelemeye çalışmaktan ziyade, bir sonraki kombinasyonu, bir sonraki katmanı yapmak için kullanıyoruz. Zaten burası botanik bir bahçe değil, yaratıcı bir bahçe ve buradaki her şey yaratıcılıkla ilgili...
Üretim alanında hangi türlerin üretimi yapılıyor?
-Ağaçlardan, çalılara, güllere ve leylaklara kadar her şeyimiz var. Hepsi bir noktada ortak bahçe bitkileri. Buna ek olarak uzun ömürlü bitki türlerinin üretimi de mevcut. Dolayısıyla, 100 yıl önce seçilip topraklarımızda güzelce yetişmekte olan, geniş ve uzun ömürlü bitki yelpazemiz var.
Buradaki kompleks içerisinde bir de ev barındırıyor. Bu yapı hakkında bilgi verir misiniz?
-Bu ahşap bir ev, büyük odaları vardır. Antika mobilyalarla dolu, ancak aynı zamanda modern mobilyaları da barındırıyor. Bu evi hep beraber paylaşıyoruz. Ofislerimiz var, öğrencilerimiz burada yaşıyor, konuklar geliyor ve kalıyor. Bu nedenle, içinde birçok antika mobilya, antika resim ve benzeri bulunmasına, tarihi bir ev olmasına rağmen, aynı zamanda çok da canlı bir yer.
Ev, bahçenin ortasında yer alıyor. Evden bahçeye çıkabileceğiniz 4-5 kapı bulunmaktadır. Bahçeyi gören büyük pencereleri var. Ayrıca evin dibinde büyüyen birçok bitki ile bahçenin bir parçası olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle çok romantik, çekici bir atmosfere sahiptir. Soğuk olduğunu söyleyebilirim çünkü evi soba ile ısıtıyoruz ve bu bakımdan ev çok ilkel, ancak güzel bir şekilde. Hiç modern bir ev değil ve modern bir ev hissi yok. Evde büyük bir mutfak var, hatta Topkapı Sarayı'nın mutfağı gibi. Buna benzer bir hissiyatı var.
Great Dixter House & Garden Bahçıvanlık eğitimi açısından da önemli bir merkez olarak görülüyor. Eğitim alanında nasıl bir işleyiş söz konusu?
-Bu tarz bir çiçek, kır bahçesi, eğitim almak için şimdiye kadar dünyadaki en iyi yer olarak kabul edilmektedir. Dönemde sadece birkaç öğrenci alıyoruz, bu nedenle bazen yeni öğrencilerin gelmesi için 3 ila 4 yıllık bir bekleme süremiz olabiliyor. Ve bu durum, endüstri dışında bilinmediğimiz halde böyle.
Öğrenciler için eğitim, masa başında oturup çizim yapmak veya yazmak şeklinde değil. Oldukça fiziksel ve bahçıvanlıkla ilgili becerilerle ilgili şeyler yaptıkları bir eğitim içeriğine sahibiz. Verimli olmaları için gözlem yapma, hava koşullarına duyarlı olma konusunda etkili olmalarını sağlıyoruz. Olay tamamen yaratıcı olmak, eski ustaların sahip olduğu ancak bahçıvanlıkta kaybolmuş olan becerileri öğrenmekle ilgili. Çiçekleri nasıl zarar vermeden taşıyacağınız, ne zaman kazacağınız gibi ince becerilerle ilgilidir, sektörde kaybolan tüm bu ince becerilerle ilgilidir. Ve çok ilginç ki şu an bizden yetenekli bahçıvan arayan belki de 20 kişi var, çünkü diğer bahçıvanların beceri seviyeleri gitgide kayboluyor.
Bu konuda çok önemli bir boşluğu dolduruyoruz. Eğitimlerimiz pratik ağırlıklıdır. Ancak içinde çok fazla teori de bulunmaktadır. Japonya'dan Türkiye'ye, Çin'den Avustralya'ya, Yeni Zelanda'dan Almanya'ya ve birçok farklı ülkeden sayısız insanla çalışıyoruz. Şu anda 2 Amerikalı, 1 Güney Afrikalı kız, 1 Fransız kız ve geri kalanları İngiliz olan öğrencilerimiz var. Bu yer çok uluslu, çok kültürlü ve yaşa bağlı değil. Burada yaşın bir önemi yok, burası çok çeşitli bir topluluk. Ancak tüm bunlar, gerçekten yüksek becerilere sahip bahçıvanlar olmak istemenin ana tutkusudur. Biz tasarımcı yetiştirmeye çalışmıyoruz, çünkü zaten yeterince tasarımcı var. Bakım yapabilen, yüksek becerilere sahip kişiler yetiştirmeye çalışıyoruz.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
-Bahçe ve çiçekler, bir aydan bir mevsime kadar değişir. Haftalarda ve farklı mevsimlerde eşsiz görüntüler ortaya çıkıyor. Aynı yer sadece 3 hafta sonra tamamen farklı bir hale dönüşebilir. Hiçbir bitki satın almıyoruz, sadece gördüğümüzü topluyoruz. Çoğu zaman doğa, bahçede kendi tasarımını oluşturuyor. Bu yer, çeşitli çiçek ve bitkilerle dolu olduğu için endüstride çalışanlar için en iyi eğitim ve bahçe sanatları gibi alanlarda en üst düzey yaratıcı yer olarak büyük saygı görmektedir.
Herkes bu bahçe için birlikte çalışıyor. Ben yöneticiyim ama onlarla birlikte çalışıyorum, ıslanırsak, hep birlikte ıslanıyor ve üşüyoruz. Bu yüzden herkes bir arada ve bu şekilde öğreniyorlar.