İstanbul Ağaç ve Peyzaj AŞ Genel Müdürü Sayın Ali Sukas’a bizi ağırladığı için teşekkür ediyoruz. Salgın dönemini sorarak başlamak istiyorum. Pandemi dönemini hem sektör açısından hem de Ağaç ve Peyzaj AŞ açısından nasıl değerlendirirsiniz?
Salgın tüm Dünyada olduğu gibi ülkemizi de olumsuz etkiledi. Ancak, bizler tüm bu olumsuzluklara rağmen hep görevimizin başında olduk. Ağaç ve Peyzaj AŞ ailesi olarak daha yeşil, daha temiz, daha yaşanabilir bir İstanbul için gece-gündüz çalıştık. Bizim sorumluluğumuz altında bulunan yaklaşık 70 milyon metrekare yeşil alanın bakım ve temizliğini aksatmadan yapmaya devam ettik. Pandemi döneminde insanlarımız, parklarda, deniz kenarlarında, yeşil alan buldukları her yerde çok daha fazla vakit geçirmeye çalıştı. Bizler İstanbul’un nefes aldığı bu yerlerin gün ışımadan pırıl pırıl olması için hep sahadaydık. Bahçe marketlerimize salgın döneminde ilgi çok daha fazla oldu.
İstanbullular, özellikle sokağa çıkamadıkları dönemde yeşile çok daha fazla ilgi gösterip, önemini anladılar. Evlerinin salonlarını, balkonlarını rengârenk çiçeklerle süslediler. Şanslı olup, bahçeye sahip olanlar toprakla uğraşarak zaman geçirdiler. Balkonlarında, bahçelerinde sebze fidesi yetiştirdiler. Sebze fidelerine ilgi geçmiş yıllara oranla üç kat daha fazlaydı. Bu nedenle pandemi sürecini en az hasarla atlatan sektör bizim sektördü diyebilirim.
Ağaç AŞ’nin bugünkü durumu için neler söylersiniz? Üretiminiz ve fidanlıkların durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizim için her mevsim önemli. İlkbaharda yeşillendirme ve dikim, yaz dönemi bakım, temizlik ve sulama, sonbaharda kışlık çiçeklerin dikimi, sahalardaki yaprakların ve otların temizliği, kış döneminde ise soğanlı bitkilerin dikim işlerini yapıyoruz. Fidanlıklarımızda ise bitkilerin bakımı, gübrelenmesi, sulanması, saksılarının değişimi sürekli kontrol ediliyor. Bahçe marketlerimiz de her sezona uygun bitki ve çiçeklerle yenileniyor. Vatandaşlarımıza en iyi hizmeti vermek için, özellikle içinde bulunduğumuz pandemi sürecinde hijyen konusuna çok dikkat ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz. Bahçe marketlerimizin girişlerinde herkesin ateşi ölçülüyor. Maske ve mesafe kurallarına uyulması için büyük hassasiyet gösteriyoruz.
İstanbul’un köylerinde alım garantili üretim anlaşması ile hem üreticiyi hem de üretimi destekliyorsunuz. Bu proje için neler söylersiniz?
Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu, köylü üreticilerimizin desteklenmesine çok önem veriyor. Bizde bu doğrultuda İstanbul’un 78 köyünde üreticilerimize 3.6 milyon ücretsiz sebze fidanı dağıttık. Köylümüz için önemli bir destek oldu. Onlar ürettikleri ürünleri İstanbulluların hizmetine sundu. Kadıköy’de yine Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun destekleriyle üreticilerimizin ürettikleri ürünler halkımızla buluştu. İstanbullu, İstanbul’da üretilen sebze ve meyveleri yedi. Ağaç AŞ olarak biner adet; domates, patlıcan, salatalık, kavun, karpuz fidelerini ücretsiz olarak dağıttık.
Köylümüz de daha ucuza mal ettiği ürünleri, İstanbulluya daha düşük fiyatlatla ulaştırdı. Bu proje çok başarılı oldu. Önümüzdeki yıl da desteğimiz artarak devam edecek. Ayrıca köylülerimizle, kooperatifler aracılığı ile alım garantili mevsimlik üretimi yaptırıyoruz. İstanbul’un parklarını, bahçelerini süsleyen çiçeklerin büyük bölümünü köylülerimizden alıyoruz. Köylümüz kalkındığında toprağını terk edip, kente göç edenlerin sayısı da azalacak.
Ar-Ge Laboratuvarınız bünyesinde toprak, bitki, sulama suyu ve toprak düzenleyici analizleri yapıldığını biliyoruz. Laboratuvarınızda çalışmalar nasıl ilerliyor? Üretici nasıl faydalanıyor?
Bilimsel çalışma ve bilimden faydalanma üreticimiz için çok önemli. Toprak analizi ile topraktaki eksik vitaminler ortaya çıkar. Gübreleme eksik vitaminlerin takviyesi ile yapıldığında verim artar. Ayrıca hangi toprakta, hangi sebze ve meyve yetişir bunların analizlerinin yapılması da önemli.
Sulama suyunun analizi de yine aynı şekilde önemli. Kullandığınız sudaki kireç oranı veya mikrop bitkilerinize büyük zararlar verebilir. AR-GE laboratuvarımızda tüm bu analizleri yapıp, üreticilerimize gerekli bilgilendirmeleri yapıyoruz.
Ağaç AŞ’nin satış noktaları Bahçe Marketler, bu satış noktalarınıza yenileri eklenecek mi?
Bu konuda çalışmalarımız sürüyor. Şu anda İstanbul’un farklı noktalarında 10 adet Bahçe Marketimizle hizmet vermeye devam ediyoruz. İhtiyaç duyulduğuna inandığımız bölgelerde yenilerini açmak için fizibilite çalışmalarımız son aşamada.
Dikey Bahçe” uygulamalarının kaldırılması konusu son günlerde gündemi meşgul ediyor. Siz ‘İstanbul Yeşil Alanlar Çalıştayı’nda da bu konuyu gündeme getirmiştiniz. Bu uygulamadan vazgeçilmesi için oluşan sebepler nelerdir?
Dikey bahçeler maliyeti oldukça yüksek uygulamalar. Aynı şekilde buraların bakım maliyetlerine ciddi paralar harcanıyor. İstanbul için yeni, uygulanabilir, sürekliliği olan bir peyzaj anlayışı için bilim insanlarının, sektör temsilcilerinin ve vatandaşlarımızın katılımıyla geçtiğimiz şubat ayında iki gün süren ‘İstanbul Yeşil Alanlar Çalıştayı’ düzenledik. Çalıştaya katılan bilim insanları tarafından da bu konu detaylıca ele alındı ve dikey bahçeler yerine maliyeti daha düşük, bakımı daha kolay, su ihtiyacı daha az türlerin kullanımı konusunda öneriler sunuldu. Bunun ile ilgili alınan kararlar çalıştay sonuç bildirgesinde de yer aldı. Bizler de kaynaklarımızı en iyi kullanacak şekilde konu ile ilgili çalışma içine girdik.
Sadece dikey bahçelerde değil pek çok alanda değişime gidiyoruz. İstanbul’un doğal yapısına uygun, daha dayanıklı ve yerli türlerle yeni bir peyzaj anlayışı ile çalışıyoruz. Belirli periyotlarda yaptığımız anket çalışmaları ile halkımızdan geri dönüşleri alıyor ve bunları da çalışmalarımızda değerlendiriyoruz. Halkımız bizlere güvenip destek olmaya devam etsinler. Bu kadim kent, dünyanın gözbebeği daha yeşil, daha temiz, daha yaşanabilir bir hale gelecek. Biz yeşil alan konusunda çok hassas davranıyoruz. Geçmişte boş alan görülen her yer betonlaştırılmış. Biz şu anda yeşillendirebileceğimiz her alanı halkımızın hizmetine sunmayı dert edindik.
İstanbullu vatandaşlarımız bu konuda son derece duyarlı davranıyor olması bizler için çok büyük bir güç kaynağı oluyor. 16 milyon İstanbullunun hayali doğa ile iç içe doğaya ve çevreye dost bir İstanbul için çalışıyoruz. İstanbul ve İstanbul halkı Ekrem İmamoğlu gibi vizyoner bir başkana sahip olduğu için çok şanslı.